Mar 3, 2007

üc kitap... üc muzik... ve tesadüfler...

Herkesin oldugu gibi benim de okudugum kitaplar mekana ve zamana gore degisiyor. Ise gidip gelirken okudugum kitap yollarda biter, evde okudugum ise evde.

Bu haftanin basinda da iki kitaba basladim, birisi tramway icin, Francoise Sagan'in "avec mon meilleur souvenir" i. Ucuncu duragi gectigimde okudugum satirlari kafamda canlandirmaya calisiyorum, ayni anda da muzik dinliyorum, aaaa Billie Holiday'in anlatildigi sayfalarda onun sesi, tüylerim diken diken oldu. Sanki kadin karsimda... Uzun bir sure etkisinden cikamadim, ozellikle de Holiday'in sonunu onu taniyan birisinin satirlarinda okuduktan sonra.

Carsamba aksami uzun bir aradan sonra spor salonuna gittim, yanimdaki bisiklette bir kadin hem kitabin sayfalarini ceviriyor, hem de pedallari. Merak ettim ne okuyor diye, Marcel Proust'un " à la recherche du temps perdu" adli kitabi. hangi bölüm, onu iste goremedim. Ben yapamam dedim, Proust'u bu kadar hareketli bir ortamda okuyamam. O sahnede aslinda dusundugum yine Francoise Sagan oldu. Sagan Prensesi degil miydi o.

Spordan geldigimde aksam 9 oluyor. O saatte gunun yorgunluguyla sporunki birlesince yerimden kalkamamam gerekir ama spor bende ters tepki yapiyor. Daha cok enerji doluyor bedenime. Normalde gunun en ozledigim ani aksam cayini esimle ictigim an, ama iste spor sonrasi o caydan da bir sey anlamiyorum. Evin icinde dönüp duruyorum. En iyisi sporu sabah yapmak da, ona vakit yok iste. Hava düzelirse nehir kenarinda sabah kosusu güzel olur.

Gunler geciyor, kitaplari okuyorum, muzik dinliyorum, ise gidiyorum geliyorum. Haftayi bitirmek uzereyim. Kendime odul olarak yeni kitap ve cdler almaya karar veriyorum. Bir de ispanyolca ogrenme setini unutmamali... Maasi da yeni aldim ya, hakkini vermeli....

Sonunda cuma oldu, oglen city disc'e gittim. Jazz reyonunda kendimden gecmisken calan muzik dikkatimi cekti, tanrim Billi beni heryerde takip ediyor, bilmeden ruhunu mu cagirdim derken, Billie'nin o sarkisini hic dinlemedigimi fark ettim. Yanilmisim, Alain (city disc deki danismanim) bana cd yi getirdi. Burada detaya girmeme gerek yok, ama sarkicinin adini gorunce Alain'in de anlamadigi bir nedenle guldum. tesadufler... tesadufler:))

Tramway kitabi bitti, hem de ne bitis, son sayfalar "sounds of silence"la kapandi. Bu bana ilahi bir isaret mi. Simon &Garfunkel'e ilham veren Bonjour tristess i tekrar mi okumaliyim.... Bu haftaki kitap ve müzik baglantilari düsünme sistemimi bozdu galiba.



Calisan ben, bes günü bitirdi iste. Yarin haftasonu, anne ve es olan ben ön plana cikacak- calismanin en guzel yani haftasonunun degerini anlamak sanirim.



Bir de ben olan ben var, o da oralarda buralarda biraz sonra "les tremblements interieurs" e baslayacak. bu kitap nedense beni korkutuyor, kac gündür elime alip alip birakiyorum, bakalim ne cikacak icinden...



Yok yok, bu aksam da baslamiyorum kitaba, canim istemiyor, sadece müzik dinlemek istiyorum..


These foolish games you keep playing
Might work with somebody else
But I could have told you
Right from the start
No man is man enough
To break my heart

No comments:

Orada bir blog var uzakta, o blog benim blogumdur....