Apr 17, 2007

X Y Z.... e sonra kimler geliyor?

Gazetede bu yil evlenmek isteyenlerin 07.07.2007 tarihi icin siraya girdikleri yaziyordu. Nedir bu tarih takintisi anlamiyorum. Bir zamanlar 2000 yilinda dogurma takintisi vardi benim cocugum milenyum cocugu olacak diye. Olaylari dogal akisina biraksak, olacak olan dogacak olan kendi rizasiyla olsa. 07.07.1977 tarihinde dogmus bir arkadasim var. Bence bu tarihte dogmus olmanin en büyük avantaji benim gibi balik hafizali birisinin bile dogumgününü unutamamasi. Sevgili Ceyhun sana güzel bir 30 yas dogumgünü yakisir, bu konu üstünde calisalim Ebru gelince.

Baska seyler yazacaktim ama konu konuyu acti, ve baska bir alana gecmek istedi canim; Generation Y. Bu konu da nereden cikti demeyin, evrende hersey birbiriyle alakali. Milenyum cocuklari Y kusaginin alt kümesi de oradan cikti.

Y kusaginin (1978-1997) genel özellikleri nelermis:
-narsisizm yükselen bir değer
-“herşey benimle ilgili” anlayışı
-empati yoksunu, saldırgan ve iletişim kurmakta sorunlu
-hakarete ugradiklarinda ya da tehdit altında olduklarini düşündüklerinde narsisizm yoluyla bir kacis aradiklari
-problemlerini gelen uyaricilari kontrol ederek çözmeye calistiklari ama bunun onlari daha büyük cözümsüzlüklere ittigi
-aşırı lüks düskünlügü
-ün meraki
-kendilerine zarar veren davranislar konusunda bugüne kadarki en israrli kusak
-kendilerini bugüne kadar gelmiş geçmiş tüm kusaklardan daha iyi gördükleri icin calisma koşullarina en zor ayak uyduran kuşak
-sürekli olarak savunmadalar ve kendi baslarina calismayi, baskalariyla calismaya tercih ediyorlar
-sürekli olarak dikkat çekme ve kendi hakkinda düsünme egiliminde olduklari icin,asiri tüketim kültürü ve niteliksiz medya ortamının da katkisiyla, dünyaya olan ilgisizlikleri körükleniyor

Söylenenler bir yerde Ygencliginin bir önceki kusaga oranla depresif oldugunu da acikliyor aslinda. Kendisi haricinde baskalarini kendi mutsuzluk ya da basarisizliginin nedeni olarak görmeleri de mantikli gelmeye basliyor bana.
Gazetelerden, bloglardan, degisik cevrelerden tanidiklarimi, bildiklerimi düsünüyorum. Herkesten, herseyden sikayetle dolu düsünceler, özellikle kendilerinden önceki kusaga elestiriler, gelecegi gözardi etme, bir kisminda yasamadiklari gecmise özlem, maddiyatin ve calisma hayatinin önemli olmadigi ama markalar ve son model teknoloji harikasi aletlerle donanmalari... tutarsizliklarla dolu bir hayat görüsü.

Ylerin begenmedigi X kusagi (1965-1976) ise sikayetle sizlanmayla vakit kaybetmeyen, yeni firsatlari degerlendiren ama ayni zamanda kontrollü yasamaktan da bir türlü vazgecemeyen, hayal kurmaktansa ulasilabilir hedefler icin zaman ve enerji harcayan, kariyer takintili, is hayatini statü ve gelir amaclari dogrultusunda ön planda tutanlardan olusuyor.

Bence Xler ve Ylerin arasindaki en büyük fark özgürlük (istedigini istedigi zamanda istedigi sekilde yapabilme) kavraminda ortaya cikiyor. Xler özgürlüklerini ilan edebilmek icin egitimi ve isi ciddiye alip parayi özgürlügün anahtari olarak kullanirken Yler zaten daha özgür dogup yasadiklari icin anahtara ihtiyaclari oldugunu düsünmüyor. Anahtar olmayinca hedef olmuyor, uzun vadeli planlar yapilmiyor, sahip olunanlarin degeri bilinmiyor.
"Istanbullular" da ki Tijen (24) ne diyordu "...bizden önceki kusagin 'kendi ayaklari üstünde durma cabalari'...". Ah bu cabanin verdigi mutluluk, hele bir de amaca ulasilmissa duyulan haz... Bu hazzi yasamanin ne büyük bir sans oldugunu kabul etmeli Yler.

Bu kadar elestiriden sonra Yleri sevdigimi söyleyeyim bari. Onlari seviyorum cünkü rahat, özgür düsünceli, yaratici, degisime ve degistirmeye aciklar, is-ozel hayat dengesini bulmuslar.

Sirada Z kusagi var, bakalim onlar mutlulugu nasil yasayacaklar...

7 comments:

Saba Gamze said...

Biz 666 Omen gençliğiyiz : Devil inside !!! Ne X ne Y ne de Z ne de sonrakiler bu şeytani ruha asla sahip olamayacaklar. Omen minimum Christus Argumentum. Amin.

Unknown said...

e iste dunya gitgide tuketim dunyasi olmuyor mu.tukete tukete kiyameti getirmiyor muyuz?X kusagina lafim yok ama,Y kusagini X'ten onceki bilumum W,V,Q vesaire kusaklari dunyaya getirmedi mi,ya da Y'nin bu hale gelmesinde hic mi emekleri olmadi?iste hep beraber elbirligiyle boyle seyleri yaptik.ektigimizi biciyoruz.en sonunda bicilecek hic bir sey olmayacak.Z kusagindan umutluyum,daha bilincli yetisiyorlar.geri kalansa vahim.karamsarlik ruhumuzda ne yapalim,bu sekilde yazmiyorum,bana bu sekilde yazdiriyorlar,gercekten.zaten esmer gunlerdeyim...

Unknown said...

hatta siyahimsi kirmiziya yakin gunlerde....

Ben said...

slazenger, anlasilan benim oraya gelmem sart olmus, az daha dayan o karanligi aydinlatmak icin 100 milyon kompakt fluoresan ampulle geliyorum:)

gaga, basimiza ne geliyorsa bu bizim bile sahip olamadigimiz ruhtan geliyor, napcaz bizzzzz:)

Unknown said...

:))yuppiiiiiiii

Saba Gamze said...

Sevgili Ben,

Z kuşağının mimarları X kuşağı. Yani senin şu an elinde 2 adet Z bulunmakta. Ama ilginçtir ki Y kuşağının mimarları 68 kuşağı. Hani herkesin özlem ve gıpta karışımı duygularla anımsadığı 68 kuşağı.

Yani Sevgili Slazenger,

Hangi kuşağın diğer hangi kuşağı yetiştirdiği önemli bir nokta olmasına karşın kuşakların yaşadıkları dönemdeki her türlü değişken (şimdi sayamayacağım, sosyoloji dersi karışımı gibi olacak yoksa)işin asıl harcı.

666 Omen gençliği ise X'e bağlı ama aynı zamanda kopuk ve arada kalmış bir nesil. Sevgili Ben, biz o ruha sahip olma isteğinden öte, tüm ruhlara sahip olabilecek gücün peşine gönderilmiş ama bu hırsa ve güce Aslan asker Şvayk edasıyla çalım atabilmeyi başarmış bir kuşağız.

Bir de siyah kuşak var. Ama onun için bir iki tekme tokat hareketi öğrenmen gerekiyor.

Napalım yani blog dediğin sulu bir ortam olmalı:D

Unknown said...

eyyy gucler icin gonderilmis ama hirsina yenilmemis buyuk omen 666 gencligi,beni de araniza alin,ben de istiyorum,ben de insan evladiyim....:)bu 2 adet Z den umitliyim gercekten.onlara bakinca karamsarligim dagiliyor,eee imalattan X olunca:)

Orada bir blog var uzakta, o blog benim blogumdur....